Alexandre İsrael Helphand Parvus –II

Kaynak: Olga Shirnina Arşivi
Lenin ve Trocki’nin ihtilal arkadaşı, İttihatçıların iktisat üstadı, Tanin ve Türk Yurdu yazarı, Marksist ve milyoner…
Parvus’un Bir Makalesinden
Parvus’un Türk Yurdu’na yazdığı makalelerden biri “Türk Gençlerine Mektup” adını taşımaktadır. (C. 3, s. 571 – 74 ve C. 4, s. 723 – 27, Ağustos 1912)
Gençler, memleketin kötü durumunu görmekte ve onu bu halden kurtarmak için bir şeyler yapmak istemektedirler. “Ne yapmalı?” diye soran gençlerin bu suallerine cevap verilmesi için “Türk Yurdu İdaresi” Parvus’a da müracaat etmiştir. (Ne yapmalı sualinin Lenin’in yazılarına başlık olduğunu hatırlatalım).
Yazar,bu sualin “milletin iktisâdî menfaatlerine temas eden cihetlerine” elinden geldiği kadar cevap vermeye çalışacağını söyleyerek, mecmuaya bu teveccühünden dolayı teşekkür ediyor.
Yazının bundan sonra gelen ve “giriş” mâhiyeti taşıyan kısmını, dikkate şayan bulduğumuz için —biraz sadeleştirerek— aşağıya alıyoruz:
“Ben, Türk gençlerine tecrübelerim ve bilgilerim ile hizmete hazırım. Fakat benden her sual için hazır cevap talep edilmemesini rica ederim. Ben, bugün size müşkilât vermekte bulunan mes’elelere benzer mes’elelerin başka memleketlerde ne sûretle halledilmiş olduklarını ve Avrupa müessese ve usullerinin memleketinizde ne sûrette tesis ve tatbik edilebileceklerini gösterebilirim. Fakat siz, benim bu hususa dair vereceğim malumattan istifâde ile kendi meselelerinizi, bu memlekette büyüyen ve onun havasıyla yaşamış bulunan bizzat sizler halletmeye borçlu olacaksınız. Ben, “Türk Yurdu” tarafından, hakkımda gösterilen teveccüh üzerine, memleketinizin menfaati için deruhte ettiğim bu işte, sizden yardım beklerim.”
“Eğer milletinizin hayatını merakla tetkik eder de onun ihtiyaçlarını anlamaya çalışırsanız, bana bu hususta yardım edebilirsiniz. Benim sesim Avrupa’dan geliyor, hâlbuki sizin sesiniz, milletinizin sinesinden çıkarak kendisini işittirmelidir. Memleketiniz iktisadî tetkiklere muhtaçtır. Bunun ne suretle icra edileceğini, makalemizin daha aşağılarında göreceksiniz. Ben, sizin yalnız makaleleri okumanızı değil, icraatta bulunmanızı beklemekteyim.”
- Biz, memleketinizde, ziraatin terakkisi, köylülerin ihtiyaçları ve zirai ıslahat hakkında müdâvele-i efkârda bulunacağız.
- Biz, denizyolları meseleleriyle de iştigal edeceğiz. Memleketinizde mümkün olduğu kadar demiryolları inşa edilmesini ve bu yolların halk tabakalarının zararını mücip olmayıp, onların ancak iyiliklerine hizmet eylemeleri için ne yapmak lâzım geleceğini tetkik ve tetebbu eyleyeceğiz.
- Biz, memleketinizde sanayiin inkişâfından, fabrika ve imalathaneler tesisinden, ticaret ve denizyollarının terakkisinden bahsedeceğiz (…) En evvel yapılması lâzım gelen bir vazife varsa o da, memleketi büsbütün harab olmaktan ve başkaları tarafından soyulmaktan kurtarmaktır.
“Evet, siz, yarı harabeye dönmüş bir hânede yaşıyorsunuz. Bu evin çoktan çürümüş olan duvarları, bu günkü muharebe (Balkan Harbi) sebebiyle tamamiyle yıkık bir hâle gelmiştir. Artık açık kalan kapılardan komşular, sokaktan geçenler velhâsıl davet edilmemiş birtakım kimseler içeri girmektedirler. Bu hâneye giren insanlardan her biri arzusuna göre hareket ediyor. Bazıları hâne sahibine nasihatte bulunuyor, birtakımı da onu doğrudan doğruya tehdit ediyor. (…) Her biri mümkün mertebe daha kıymetli bir ganimet parçası yakalamaya çalışıyor. Hâlbuki asıl hâne sahipleri akıllarını kaybetmişler, ne yapacaklarını bilmiyorlar.”
“(…) Siz, bu muharebenin ortaya çıkardığı mâli meselelerin halli için Paris’te bir konferans akd edileceğini biliyorsunuz. Memleketinizin bundan sonraki inkişafı, bu konferanstan husûle gelecek neticelere bağlı bulunacaktır. (…) Siz ilk iş olarak, menfaatlerinizi maliye konferansına karşı müdafaa edebilmek için pek büyük gayretlerde bulunmalısınız. (…) Sesinizi işittirmelisiniz. Bunun için de önce parlamentonuz açılmalıdır…”
Görüldüğü gibi Parvus, mevzua vâkıf olduktan başka, mantıkî ve gerçekçidir. Gözden geçirdiğimiz yazılarında, Marksizm, ihtilâl hatta Sosyalizmden bahsettiğine rastlamadık. Daima yabancı sermaye, Avrupa bankalarının baskısı, Duyûn-u Umûmiye aleyhinde yazmakta, iktisadî meselelerin ehemmiyeti üzerinde ısrarla durmaktadır… Türkiye’nin onun gözündeki değerinin, Rusya’yı yıkmak ve ihtilâle hazır hale getirmekte kullanılacak bir âletten başka bir şey olmadığı anlaşılmaktadır.
KİTAPLARI
Parvus’un Almanya’da çıkan kitaplarından bildiklerimiz:
- – “Die kolonialpolitik und der suzammenbruch” Berlin 1970, (Kolonyalizm Politikası Ve Yıkılışı)
- – “Der staat, die indistru und der sozialismus” Dresden 1910 (Endüstri Ve Sosyalizm Memleketi)
- – “Der klassenkampf des proleterats” Berlin 1911, (Proleteryanın Sınıf Kavgası)
Türkiye’ye geldikten sonra ise şu kitapları çıkmıştır:
- – “Türkiye’nin Can Damarı-Devlet-İ Osmâniye’nin Borçları Ve Islâhı” İstanbul, 1330, Şems Matbaası, 3/246 sayfa, Dağıtım yeri: Türk Yurdu Kütüphanesi.
Kitabın İçindeki bazı bölümler, daha önce gazete ve mecmualarda çıkmış yazıların tekrar neşridir. Eser, sekiz bâb ve bir zeyl(ek),’ den müteşekkildir. Bu sekiz bölümün başlıklarını, bir fikir vermek üzere, aynen derc ediyorum:
“Türkiye’nin esâret-i mâliyesi nasıl başladı ve nasıl inkişaf etti
‘Tasfiye-i
Hesâbât İstikrazı’
‘Düyun-U Mübeddele-i Muvahhede Vâridat Fazlalarının Tezâyüdü’
‘İkramiyeli Demiryolu Tahvilâtı’
‘Osmanlı Devlet Rantı İhdâsı’
‘Türkiye’de Ziraatın İstikbâli’
‘Türkiye’nin İnkişâf-ı Mâlisi’
‘Tütün İnhisarı ve Tütün Rejisi’ Zeyl:
Hükümet İnhisarı Mes’elesi.”
Kitabın başında üç sayfa tutan mukaddimenin son paragrafı, eserin mütercimi
hakkında bir ipucu vermektedir. Aynen: “Nihâyet
de, mütercim Emin Râşid Bey’e eserin tercümesi Emin sunda göstermiş olduğu dikkat
ve ihtimamdan dolayı beyân-î minnet dârî ederim.”
- –
“Umûmi Harp Neticelerinden: Almanya Galip Gelirse” İstanbul, 1330 (1914),
Kader Matbaası, 24 sayfa.
1914 Ağustos’u başında patlayan Cihan Harbi neticesinde Almanya’nın kazanmasının, dünya siyasi coğrafyası ve politikasına yapacağı tesirler ve Osmanlı Devleti’nin durumunun ne olacağı.
- –
“Umûmi Harp Neticelerinden: İngiltere Galip Gelirse” İstanbul, 1330 (1914),
Kader Matbaası, 31/1 sayfa, çıkaran: “Türk Yurdu Kütüphanesi”.
Bu risale de yukarıdakinin “İkinci fasıl”ı olarak yazılmıştır. Aynı şekilde, İngiltere’nin kazanması halinde neler olacağını incelemektedir.
Bilindiği gibi Osmanlı Devleti, Birinci Dünya Harbi’ne üç ay sonra, 1914 Kasım’ı başında girmiştir. Fakat o sırada Alman orduları Fransa önünde durdurulmuş ve harp talihi Almanya aleyhine dönmüştü.
Parvus bu kitapçıklarında, İngiltere’nin harbi kazanmasının “harbe katılmamış olsak da” bizim çok aleyhimize olacağını; Almanya’nın kazanması hâlinde ise, bu tehlikeden kurtulacağımız gibi büyük menfaatler temin edeceğimizi telkin etmeye Almanya’nın yanında harbe girmemizi tavsiye ediyor. - –
“Umûmi Harpten Sonra Devamlı Bir Sulh”
Yukarıdaki kitabın son sayfasında bu kitabın çıkacağı ilân edilmektedir. Bulamadığımız için mevzuu hakkında “adından anlaşılandan fazla” bir bilgi edinemedik.
Gelecek Yazı: (Alexandre İsrael Helphand Parvus -III, “Dikkatler, Düşünceler, Suâller “)
M.
Ertuğrul DÜZDAĞ
Kaynak: Sebil Gazetesi, Cilt 1, Sayı 2, Fazilet Matbaası, 9 Ocak 1976